[two]
Akıllı birisi atına binmiş giderken uyuyan birisinin ağzına bir yılan girdiğini görür.Atlı, çok şeye aklı erdiği için uyuyan birisine bir kaç topuz vurur.Adam acıdan bir ağacın altına kaçar.Ağaç altına çürük elmalar dökülmüştü.Atlı, o adama o kadar çürük elma yedirdi ki artık adamın yedikleri ağzından gelmeye başladı.Elmayı yiyen adam “Beyim sana ne yaptım ki bana zulmediyorsun?”diyordu.Sürekli ona kötü sözler söylemekteydi.Atlı ise ona”Bu ovada koş bakalım” diye durmadan vuruyordu.Karnı tıka basa dolu uykulu ve yorgun olan akşama kadar koştu durdu ve sonunda kusmaya başladı.Yediği ne varsa kusmaya başladı tabi bunun yanında yılanı da kusup dışarı çıkardı.Adam çıkan yılanı görünce kendisine iyilik eden atlının önünde eğilip secde etti.Dedi ki “Seni gördüğüm saat ne kutlu saatmiş.Meğer ben ölmüş gitmişim sen bana yeniden can bağışladın.Halbuki sana ne kadar kötü ve saçma şeyler söyledim. Affet beni!
Atlı adam dedi ki,”Yılanı baştan anlatsaydım korkudan canın çıkıverirdi.İçindeki yılanı bilseydin ne elma yemeye kuvvetin kalırdı nede yol yürümeye, ne de kusmaya.Bana durmadan sövüyordun ben ise sana bir şey demiyor ,gizlice”Ya Rabbi sen işimi kolaylaştır.” diyordum..
Buradan çıkarılacak olan ders hayatta her zaman kötü gibi görünülen şeylerin aslında kötü olmayabileceği gibi aksine bizim için en iyi şey olabileceğini unutmamaktır.
[/two] [two_last]
[/two_last]